Okuyuş

Kelimeler

HASADE : حصد

Ekini biçmek, kavmi öldürmek helak etmek, ip vs.yi  sağlamca bükmek yapmak, insanlar her taraftan gelip birikmek, biçilmiş ekin, ağacın meyvesi, hasat, tarla, faydasız, hayırsız artık söz.

HASAFE :خصف

Ayakkabı dikmek, ağaç yapraklarıyla vücudunu örtmek, rengi kül gibi olmak, ahlakı kötü olmak, boş yere istemeksizin yapmak, yalancı, kül rengi, siyah-beyaz.

HASAME :خصم

Biriyle husumet ve niza edip kavgasında kazanmak, mücadele edişmek, düşmanlığı artırmak, biriyle münazaa ve mücadele  etmek, tartışmak,  hasım, yan, bir şeyin köşesi, yanı, tulumun dip kısmı, gözün kirpik yumulan kenar kısmı, indirim yapmak

HASANE: حصن

Muhafazalı bir yerde himaye etmek, yer sağlam ve iyi tahkim edilmiş olmak, kadın iffetli olmak, evlenmek, adam evlenmek, bir şeyi korumak, himaye etmek, kadını haramdan korumak, iffetl, kadın yahut evli kadın, parlamento üyeleri , için dokunulmazlık, kilit, kale, saray

HASARA : حصر

 Birini daracık yere sokup sıkıştırmak, etrafını çevirip kuşatmak, almak, toplamak, tamam etmek, birini bir şeyden alıkoymak, hasır, yeryüzü, muhasara etmek, etrafını kuşatıp yerinden çıkmasına mani olmak, çevrilmiş

HASAYE: حصي

Sayı ile elde edilen bilgi, hesaplamak, sayılamayacak kadar çok, men etmek, karın sancısı, bir şeyde iz bırakmak, zimmetine geçmek,  çakıl taşı çok olmak, bir şeyin miktarını bilmek, saymak, anlamak, çok sayı, sayı, nüfus sayımı, kuşatmak, hasat etmek,  istatistik.   

HAŞEA . خشع

 İtaat etmek, boyun eğmek, tevazu göstermek, korkmak, sesini alçaltmak, yere bakmak, Allah için boyun eğmek, saygılı mütevazi olmak.

HASEBE : حسب

Saymak, hesap etmek, takdir etmek, ölçmek, zannetmek, yetmek, mükafatlandırmak, hesaplaşmak, hesaba çekmek, sanmak, tahmin etmek, addetmek, kafi, yeter, hesaba çeken , hesap gören, azap, şer, dolu, yıldırım, toz, çekirge .

HASEBE : حسب

Saymak, hesap etmek,  zimmetine hesabına geçmek, zannetmek, yetmek, kifayet etmek, ehemmiyet vermek, önemsemek, düşünmek, tasavvur etmek, kabul etmek, sanmak, sevabını Allah’tan ummak,  ölçü, derece, miktar, hürmet, saygı, asil soy, şerefli, fatura, hesap raporu, muhasebe, hamilik, himaye, koruma, yastığa dayanma, mal, mülk, din, azap, şer, bela, ölünün kefenlenerek gömülmesi, dolu, yıldırım.**

HASEE : خسا

Göz yorulmak, zayıflamak, köpek vs. kovmak, uzaklaştırmak, zelil ve boynu eğik, kovulan, reddedilen, toplum dışına itilen, adi, rezil, şerefsiz, aşağılık, utanç verici, ayıp, boş, nafile, abes, zayıf, güçsüz