TÂFE : طاف
Bir şeyim çevresini dolaşmak, tavaf, dönmek, ihata etmek, kuşatmak, çevrelemek, etmek, gurup, fırka, bölük, topluluk, bir şeyden kısım, parça, tufan, çok veya büyük olan şey, hadise.
Bir şeyim çevresini dolaşmak, tavaf, dönmek, ihata etmek, kuşatmak, çevrelemek, etmek, gurup, fırka, bölük, topluluk, bir şeyden kısım, parça, tufan, çok veya büyük olan şey, hadise.