Okuyuş

ÖZGÜRLÜK

ÖZGÜRLÜK

29.09.2021

ÖZGÜRLÜK

Özgürlük adı altında sınırsızlık, yaşam şekli oldu. Kendini özgür yapmak için çevresindekileri köleleştirme modası başladı. Allah bu duruma; haddi aşma, tuğyan yani şeytanlaşma diyor. Özgürlüğün tanımını sormak lazım ağzına özgürlüğü pelesenk etmişlere.

Özgürlük:  Herhangi bir koşulla sınırlanmama ya da zorlamaya, kısıtlamaya bağlı olmaksızın düşünme ve davranmadır. insanın her türlü dış etkiden bağımsız olarak kendi isteğine ve düşüncesine göre karar vermesi durumudur.

Allah, insanı özgür yaratmış; her bir insana akıl, irade, kıyaslama gücü vermiş. Zayıf insan kendindeki bu gücü göremeyip; kendi aklını, iradesini kullanmayı bırakıp; birilerinin yönetimine girip köle zihniyetiyle kendine pranga vurmuş.

ARAF/166: “Ve sonra da kendilerine yasak edilen şeyleri yapmakta küstahça direttikleri zaman onlara, ‘Aşağılık maymunlar gibi olun!’ dedik.”

Aklını kullanmayan insan, maymun gibi taklidi bir yaşam sergiler. Birileri de bundan faydalanıp kendini ilahlaştırarak o insanları yönetimi altına almış. Daha da ileri gidenler; insanların genlerine ve beyinlerine hükmedecek bilgiye ulaşıp insanların iradelerini ellerinden alma çalışmalarını son hızla sürdürüyorlar.

TİN/4-5: “Şüphesiz biz insanı en güzel biçimde yaratmışızdır. Sonra onu aşağıların aşağısına indirdik.”

Allah, insanı en güzel şekilde yaratıyor fakat o kendi yaradılışının farkına varamayınca aklını, iradesini  kullanamayınca  aşağıların aşağısına, kendi arzu ve isteğiyle yuvarlanıyor. Allah serbest bırakıyor,  yasasını koyuyor ve haydi yaşa diyor.

İNSAN/1-2: “Gerçek şu ki insanın yaratılış tarihinde onun henüz anılan bir şey olmadığı bir dönem gelip geçmiştir. Hakikatte biz insanı katışık bir nutfeden yarattık, imtihan edelim diye onu işitir ve görür kıldık.”

MÜLK/2: “Hanginizin amelinin daha güzel olduğu konusunda sizi denemek için ölümü ve hayatı yaratan O'dur. O yücedir, bağışlayandır.”

İSRA/95: “De ki: Yerde yerleşip yürüyenler melekler olsaydı elbette biz de gökten onlara elçi melek indirirdik.”

Allah insanı melek yapmadı. Bilmez miydi ki tüm insanlığı kendi yönetmeyi. Savaş olmayan, barış içinde uslu uslu yaşayan insanlığı yaratmayı. Bu zavallı zeki, Allah’ın yasasındaki bilgiye ulaşan insan Allah’ın gücünün farkında değil mi? Hz. Musa kendi döneminde Firavun’un işkence ettiği ve köleleştirdiği ikinci sınıf vatandaş olarak gördüğü İsrailoğulları içinde Samiri de vardı. O dönemde İsrail oğullarını kurtarmak için hiçbir şey, hiçbir gayret göstermemiş. Bütün mücadeleyi Hz. Musa yapmış. Allah’ın yardımıyla İsrailoğullarını kurtarıp güvenli Tuva vadisine yerleştirmiş. Hz. Musa yanlarından ayrılır ayrılmaz Samiri buzağı heykeli yapıp işte sizin de Musa’nın da ilahı fakat o unuttu diyor. Sonuçta yanlış ortaya çıkıyor, Hz. Musa dönünce Samiri’nin işi bitiyor ilah olarak sunduğu kül olup savruluyor. Kendisi de “Bana dokunmayın. “ diyerek ömrünün sonuna kadar yalnız biçare, pişman yaşıyor tabi ki daha büyük azap hep baki olacak.

İnanıyorum ki her hâlükârda yasa işliyor. Gizlinin gizlisini bilen Allah yarattığı her bir insanın neler yaptığını, neleri gizli yaptığını görüyor biliyor. Sınavı ortada kesmiyor. İnsana haydi yapabileceğinizi yapın ama unutmayın her yaptığınızın bir karşılığı var, diyor.

KEHF/49: “Kitap ortaya konur. Suçluları, kitabın içindekilerden korkuya kapılmış görürsün. ‘Eyvah bize! Bu nasıl bir kitaptır ki küçük, büyük hiçbir şey bırakmadan hepsini sayıp dökmüş!’ derler. Onlar bütün yaptıklarını karşılarında bulurlar. Senin Rabb’in hiç kimseye zulmetmez.”

                Evet hiç kimsenin yaptığı yanına kalmayacak. İyi veya kötü mutlaka karşılığını alacak. O hâlde iyilik eden, iyi düşünen olup karşılığında cenneti bulanlardan olmak duasıyla.

HANİGÜN