Kelime Açıklamaları
ESALE: اصل
Bir şeyi iyice bilinceye kadar aslını araştırmak, et bozulmak, değişmek, bir şey köklü , sağlam olmak, asil olmak, kök, menşe, dip, sebep, dayanak, orijinal, gerçek, temel, vekil olmayan, ikindi akşam arası, nesep, şeceresi, kaynak, sebep, illet, soy, nesil, soy ağacı, orijinal, ilk, saf, asli, aslına uygun, bozulmamış, otantik, temel, esas, asıl, ana.
TÂBE: طاب
Güzel, helal, temiz olmak, gönül hoşluğu, bir şeyi güzel ve temiz kılmak, bağışlamak, iyi görmek, güzel bulmak.
DARABE: ضرب
Vurmak, bir şeyi diğer bir şeye vurmak, bir kimseyi salıvermeyip tutmak, mühürlemek, şekil, çarpma, vurma, darbı mesel, anlatım, misal, gaza ticaret vs. için diyardan çıkıp gitmek, geçip gitmek, ifsat etmek, çalkanmak, eliyle işaret etmek, aralarını bozmak, yeryüzünde yürümek ayağı yere vurmak, yolculuk, nefesli çalgı çalmak.
FERAA: فرع
Dağa çıkmak yükselmek, aşağı inmek, dolaşmak, konmak, bir şeye başlamak, kavmin aralarını bulmak, kefil olmak, dallı budaklı olmak, yüksekte olan su akıntıları, ağacın dalı, şube, adamın çocukları, dağın zirvesi, azdırmak, kibirlenmek, firavun.
ŞECERA: شجر
Ağaç, Ağacın yere sarkan dallarını yukarı kaldırmak, , eve direk dikmek, bir şeyi diğer şeye tutturmak, birini bir işten vazgeçirip alıkoymak, insanlar arasında bir şey ihtilaflı ve çekişmeli olmak, münazaa kavga etmek, engeller, sık ağaçlık., Bir kişinin, bir ailenin kökü durumunda olan en uzak atalardan başlayarak gövde ve dallar konumundaki babaları ve onların çocuklarını gösteren ağaç şeklinde şematik çizime şecere denir. Ayrıca soy ağacı, soy kütüğü, ensâb kütüğü, nesepnâme, silsilenâme kelimeleri de bu anlamda kullanılmaktadır.