Kelime Açıklamaları
ĞÂBE: غاب
Kaybolmak, gayb, muvakkaten yok veya uzak olmak, uzaklaşmak, gizli kalmak, bir şey diğer şey içinde kaybolmak, unutmak, yolculuk etmek, gizli olmak, ağacın kökünden yer altına nüfuz eden damarlar, kuyunun dibi, şek, şüphe, görünmeyen şey, gıyabında, gizli gerçeklik, gıybet etmek, görünememe, belirsiz
AKABE: عقب
Ardından gelmek, yerini almak, halef olmak, her şeyin sonu , akıbeti, topuk, ökçe. cezalandırmak, sıra ile yapmak, alıkoymak, işin sonunda pişman olmak, yaptığıyla ceza yada mükafatlandırmak. Yardımlaşmak, sonuç, karşılık, ayağın arka tarafı, takip etmek, bedel.
NEBEE:نبئ
Yüksek olmak, haber vermek, hafifçe seslenmek, haber iletmek, bildirmek, soruşturmak, yeni olay, bir yerden diğer yere girip çıkan açık ve geniş yol, peygamber, yüce olmak, yüceltilmek , konum ve değeri yüksek olmak. Yeryüzünde çıkıntı, kabartı, yüksek mevki ya da saygınlık, besbelli, apaçık yol. Başka bir bölgeden, toprak parçasından gelen akarsu, Bilgilendirmek, bildirmek, çağırmak, alçak sesle dile getirmek. Bilgi, haber, anons, ilan, duyuru; hikaye, büyük ve önemli haber, kendisinden büyük fayda sağlanan ve ilim alınan haber.
Nebî sözlükte “haber veren; mertebesi yüksek olan; açık seçik yol” anlamlarına gelir.
SABERA:صبر
Birini bir şeyden alıkoymak, sabretmek, dayanmak, kefil olmak, kefil vermek, tahammül etmek, dağın tepesine çıkıp oturmak, ağzına kadar doldurmak, biriktirmek, beklemek, toplamak, ölçüsüz tartısız mahsul yığını, kavmin reisi, sakınmak, imtina etmek, geri durmak, sükunet, huzur, dinginlik; sebat, metanet, kendine hakim olma, kendini tutma.
VEHAYE:وحى
Sürat etmek, ilham etmek, işaret etmek, birine elçi göndermek, birinin anlamasını istemek, acele etmek, sormak, Allah tarafından ilham olunan, ses,vahiy, efendi, melik, melek, ateş.,kalbe korku endişe düşmek, dost, muhip, seven, her şeye sevgisi çok olan,