Okuyuş

HUD SURESİ:62. AYET

HUD SURESİ:62. AYET

14.08.2018

قَالُواْ يَا صَالِحُ قَدْ كُنتَ فِينَا مَرْجُوًّا قَبْلَ هَذَا أَتَنْهَانَا أَن نَّعْبُدَ مَا يَعْبُدُ آبَاؤُنَا وَإِنَّنَا لَفِي شَكٍّ مِّمَّا تَدْعُونَا إِلَيْهِ مُرِيبٍ ﴿٦٢

Dediler ki: "Ey Sâlih, sen bundan önce bizim aramızda ümit beslenen kişi idin. Şimdi atalarımızın ibadet ettiklerine ibadet etmemizden bizi men mi ediyorsun? Biz senin bizi çağırdığın şeyden şüphe içindeyiz, kuşkulanıyoruz!"

Kelime Açıklamaları

NEHEYE-NEHÂ: نها

Birini bir şeyden men edip yasaklamak, insanları yasaklanan şeyden uzak tutmak, akıl, idrak, anlayış, zeka,  bir şeyi terk etmek, iktifa etmek, doymak, bitirmek, sona erdirmek, tamamlamak, vazgeçmek, derenin suyunun bittiği yer, son, nihayet, sınır, nehiy, bir fiilin yapılmasını men etmek.

RÂBE: راب

Birini şüpheye düşürmek, şüphelenmesine sebep olmak, endişelendirmek, suizan, bir şey hakkında zanda bulunup sonra onun açığa çıkması, inancın zayıflığı, rahatsız, taciz etmek, zan, şek, şüphe, kuşku, töhmet, bela, musibet.

RACÂ: رجا

Ummak, ümit etmek, korkmak, konuşurken tutulmak, kuyu-gök ve benzeri şeylerin kenarı, tehir etmek,  geri  bırakmak, rica, taraf, yan, dilek, niyaz.

ŞEKKE:شك

Şüphe etmek, bir iş birine karışık kuruşuk gelmek, güç gelmek, mızrakla vurmak ve mızrağı işletmek, bir şeye diğer şeyi zammetmek eklemek, , silahlanmak, dikmek, dürtmek, birini şekke şüpheye düşürmek, bölük, fırka, baltanın sapı çıkmasın diye çakılan çivi

Önceki Sonraki

Yorum Yapınız

Güvenli Kodu : Güvenlik Kodu