VEKAYE: وقى
Allah birini kötülükten muhafaza etmek,Allah’ta korunmaya girmek, takva, bir şeyi ıslah edip düzene sokmak, bir şeyi korumak, görüp gözetmek, bir şeyden sakınmak, Allah ikabından (güç , kuvvet, kudret , hile , azap, ceza, ) korkmak, korunmak, çekinmek ,Allah’tan korkan ,himaye, ezayı def etme, kendisiyle bir şey saklanan.
ÂNE-AYENE :عان
Gözü geniş ve güzel olmak, göz, sıvı vs. akmak, kuyunun suyu çoğalmak, kötü gözle bakmak, göz değirmek, casusluk yapmak, birine haber getirmek, gözü ile görmek, kaynak, göze, pınar, suyun kaynadığı yer, ilim, topluluk, öncü asker, kavmin şereflisi, örnek, numune. gözü incitmek, nazarla vurmak, gözyaşlarını akıtmak, casus olmak. Ayan görmek, yüz. bakmak, delik, su kaynağı, şef, bir yerin şahsiyeti. su, bahar