Okuyuş

Kelimeler

KÂNE: كان

Olmak, vuku bulmak, meydana gelmek, sabit olmak, bu fiil ismini raf haberini nasbeden fiil olur, bu şekliyle nakıs fiildir, tevazuda bulunmak, boyun eğmek, varlık, tekamül etme, oluş, hal, kainat, mucit, yaratıcı, geçmiş zamanı bildiren fiildir, Allah pek çok sıfatın ezeli olduğu bildirir, dır –dir eki getir, yer, makam, önem, durum.

KANEA: قنع

İhtiyaç duyulan şeylerin en azına razı olmak, hoşnut olmak,  kanaat etmek, kişinin kendisiyle başını örttüğü şey, boyun eğmek, kısmetine razı olmak, namaz vs.de başı dik tutmak, birini bir şeye razı etmek, kadın başını örtmek, maskelenmek, namazda iki elini uzatıp rabbe yalvarmak, baş örtüsü, peçe, yürek perdesi zarı, silah, asıl, zırh, dilenci, dilenen verilene kanaat eden.

KANETA : قنط

Hayırdan /iyilikten ümit kesmek, ümitsiz olmak, umudunu kaybetmek, cesareti kırılmak.

KANETE: قنت

Allah’a ihlasla kulluk etmek, namaz ve duayı uzatmak, boyun eğmek, kocaya itaat etmek, namazda kıyamı uzatmak.

TEKANE : تقن

Mükemmellik,  iyi yapma,  kapsamlı olma, genişlik;, vukuf , vakıf olma, sağlamlık, metanet, kemal, mükemmellik, mükemmel işçilik ile,  mükemmel bir şekilde, tam kamil,  tam doğru  yanlışsız, eksiksiz.

YEKANE: يقن

Bir şeyi gerçekten bilmek, bir iş gerçekleşmek sabit olmak, şüphesiz bilme , kendisinde şüphe olmayan ilim, şekki izale eden, şüpheyi giderme.

ZEKANE : ذقن

Çene, çenesine yahut kafasına şamar vurmak, çeneyi bir yere dayamak, çene altı  yahut boyun çemberi, karnın üst tarafı, boğaz çukuru.