01.12.2018
قَالَتْ فَذَلِكُنَّ الَّذِي لُمْتُنَّنِي فِيهِ وَلَقَدْ رَاوَدتُّهُ عَن نَّفْسِهِ فَاسَتَعْصَمَ وَلَئِن لَّمْ يَفْعَلْ مَا آمُرُهُ لَيُسْجَنَنَّ وَلَيَكُونًا مِّنَ الصَّاغِرِينَ ﴿٣٢
Kadın dedi ki: "İşte budur o, hakkında beni kınadığınız. Vallahi, ben onunla gönlümü eğlendirmek istedim de o masum bir tavırla bundan çekindi. Ama, eğer kendisine emrettiğimi yapmazsa yemin ediyorum hapse tıkılacak ve horlananlardan olacaktır."
Kelime Açıklamaları
ASAME : عصم
Sığınmak, sarılmak, yapışmak, devenin havut iplerinden birine yapışıp tutmak, baş vurmak., korunmak, iltica etmek, baş kent, kendi kendini yetiştirmiş, iffet, günaha düşmeyenin sıfatı.
SAĞARA: صغر
Küçük olmak, hakir olmak, bir kimseyi horlamak, minimum, ufak ince şey, zül ve hakarete razı dayanıklı adam
SECENE: سجن
Hapsetmek,bir şeyi gereği gibi yarmak,cehennemde bir vadi, daim olan şey,sert ve şiddetli şey, zindan.
LÂME: لام
Kınamak ,azarlamak, pek ayıplamak, bir şeyi bekleyip durmak duraklamak, ayıplanacak iş işlemek, kınanmaya müstehak olmak, misafire ikram etmemek.
Önceki
Sonraki