26.01.2018
لِّلَّذِينَ أَحْسَنُواْ الْحُسْنَى وَزِيَادَةٌ وَلاَ يَرْهَقُ وُجُوهَهُمْ قَتَرٌ وَلاَ ذِلَّةٌ أُوْلَئِكَ أَصْحَابُ الْجَنَّةِ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ ﴿٢٦
Güzelleştirenler için en güzeli ve ziyadesi vardır. Onların yüzlerine/özlerine ne bir kara bulaşır, ne de zillet. İşte onlar cennetin halkıdırlar. Orada devamlı kalıcıdırlar.
Kelime Açıklamaları
HASENE : حسن
Güzel olmak, yakışıklı olmak, bir şeyi iyi, güzel etmek, bilmek, zinetlendirmek, süslemek, iyi sonuç, güzel akıbet, nimet, beğenme, zafer ve şehadet.
RAHİKA: رهق
Sefih olmak, ahmak ve vahşi olmak, yaklaşmak, yetişmek, vakti gelmek, bir şeyi bürümek, acele etmek, güç yetiremeyeceği şeyi yüklemek, günah, töhmet, cehalet,
KATERA : قتر
Evlatlarının nafakasını dar görmek, bir şeye daima bağlı kalmak, tahmin ve takdir etmek, malı az olmak, koku yayılmak, pek öfkelenip kabarmak, zayıf, yan kenar, geçim darlığı, cimri, karanlık, azaltılmış koşullar altında olmak, daracık.
ZELLE : زل
Ayağı kaymak, görüşünde hataya düşmek, doğrudan sapmak, birini sürçtürüp kaydırmak, yanılma
Önceki
Sonraki
