Okuyuş

İSRA 101-104 DAİR BİR DEĞERLENDİRME

İSRA 101-104 DAİR BİR DEĞERLENDİRME

05.09.2020

Hz. Musa ve Firavun /Ramses,  aynı sarayda aynı şartlarda birlikte büyüdüler, birer prens olarak. Birlikte koştular, birlikte eğlendiler, pek çok konuda fikir birliğinde buluştular.

 İsra /21 “Baksana, biz insanların kimini kiminden nasıl üstün kılmışızdır! Elbette ki ahiret, derece ve üstünlük farkları bakımından daha büyüktür.

Allah her insana kendine özgü doğuştan kabiliyetler, üstünlükler verdiğini ayetlerle açıklıyor.

Kasas/14 “Erginlik çağına ulaşıp olgunlaşınca, ona bir 'hüküm ve hikmet' ve ilim verdik. Biz iyilikte bulunanları işte böyle ödüllendiririz.

Hz. Musa’ya verilen üstünlük merhamet duygusu, hüküm ve ilim verilmiş. Merhameti , acıma ve yardım etmesini, hükümle zulümden uzaklaşmayı, ilimle adaleti ortaya koymayı hayatına ilke edindi.

Kasas/23-24 “Medyen suyuna vardığı zaman, su almakta olan bir insan topluluğu buldu. Onların gerisinde de (hayvanları su başına götürmekten çekinen) iki kadın buldu. Dedi ki: 'Bu durumunuz ne?' 'Çobanlar sürülerini sulamadıkça, biz sürülerimizi sulayamayız; babamız, yaşı ilerlemiş bir ihtiyardır.' dediler. Hemencecik sürülerini suladı, sonra yine gölgeye çekilerek dedi ki: 'Rabbim, doğrusu bana indirdiğin her hayra muhtacım.'

Zorda kalana hemen yardım etti. İlmi  adaleti ve verilen göreve sadakati ardından da peygamberlik görevini hak etti.

Firavuna verilen üstünlükler ise hırs, liderlik ve kral çocuğu olmak. Şayet  firavun liderlik vasfını adalete  uygun kullansaydı mısır halkı ve İsrail oğulları nice uzun yıllara birlikte büyüyerek devam edebilirlerdi. Bugün şu yaşadığımız toplumda mal ve makam sahiplerinin çocukları sırtlarını ailelerine dayayarak kendilerine verilen üstünlüklerden habersiz hak etmedikleri güç ile zulüm yapıyorlar. Bu gücü kullanarak ya insanları köleleştiriyor yada eziyorlar. Dolayısıyla o günün firavunundan bir farkları kalmıyor. Firavunda  Hz. Musa ile aynı ortamda yüce bir gücün gökleri ve yeryüzünü yarattığını, her şeyin  onun ilmiyle olduğunu bilip idrak ettikten sonra makam sahibi olunca inkarı tercih ediyor. Hz. Musa’nın toplumuna adaleti getirmek ve zulmü ortadan kaldırma isteğini makamına göz dikme olarak algılıyor. Kral benim diyerek atası firavunların yaptığını yapıyor

Bakara/258 “Allah kendisine mülk verdi diye İbrahim ile Rabbi hakkında tartışanı görmedin mi? İbrahim: "Rabbim, dirilten ve öldürendir" demişti. "Ben de diriltir ve öldürürüm" dedi; İbrahim, "Şüphesiz Allah güneşi doğudan getiriyor, sen de batıdan getirsene" dedi. İnkar eden şaşırıp kaldı. Allah zulmeden kimseleri doğru yola eriştirmez.”

Hz. Musa’nın  teklifini dahası rabbinden gelen açık beyanatı görmezden gelerek sihirlenmekle suçluyor.

İsra /101 “Andolsun, biz Musa'ya apaçık dokuz ayet (mucize) vermiştik; işte İsrailoğullarına sor; onlara geldiği zaman Firavun ona: 'Gerçekten ben seni büyülenmiş sanıyorum' demişti.”

Evet ya bizler ne diyoruz rabbimizin uyarılarına , “biz anlamayız” mı? Bize neler geliyor? Farkında mıyız? Sel  geliyor. Korkmuyoruz. Ders almıyoruz.

YASA: kurumuş da olsa dereyi yerleşim yeri yaparsak  50 yıl kuvvetli yağmur yağmaz da 51. Yıl yağar evini otağını neyin varsa alır götürür.

YASA: Bakara/168 “Ey insanlar, yeryüzünde olan şeyleri helal ve temiz olarak yiyin ve şeytanın adımlarını izlemeyin. Gerçekte o, sizin için apaçık bir düşmandır.

MÜDDESİR/ 4 “Elbiseni, eteğini, bedenini, kişiliğini, kalbini her türlü kirden ve ahlaki noksanlıktan temiz tut.”

 Dikkat etmezsek covit19 da gelir , daha niceleride. Burnumuzda maske, gönlümüzde korku, aileden toplumda soyut yaşamaya çalışırız.

ABESE/33-37 “Kulakları sağır eden o ses geldiğinde, Kişi o gün, kendi kardeşinden kaçar; Annesinden ve babasından da, Ve eşinden ve çocuğundan. O gün, herkesin kendine yetip artacak dertleri vardır.”

Sonuç yanlışlar içinde gark olur boğulur. Oysa yasa inanarak hayatımızda tatbik edersek Allah’ta  bize sükûnet verir . inananlar iskan/sukun  yani doğrulukta ikamet  ettiği sürece bugün ve gelecekte o doğru etrafında birleşip liflerin sarmaladığı gibi Allah’da bizi sarmalayıp en uzaktakini yakın ederek koruyup gözetecektir.

Önceki Sonraki